Metabolik Sendrom Nedir? Belirtileri Ve Tedavisi

Metabolik Sendrom Nedir? Belirtileri Ve Tedavisi

Metabolik Sendrom sahibi olan bireylerde; kalp ve damar hastalıkları sık görülür. Kan şekeri seviyesi, diyabet sınırına yakın olmasa bile, ileri ki dönemlerde bu hastalığın görülme riski çok yüksektir. Toplum sağlığı için herhangi bir önlem alınmadığı takdirde, insan sağlığını birinci dereceden tehlikeye sokabilecek bir sendromdur. Metabolik Sendromun belirtileri ve tedavisi..

Metabolik sendrom Nedir?

Bu sendrom, birden çok kalp-damar rahatsızlığı riskinin bir araya geldiği bir hastalık topluluğudur. Özellikle gelişmiş ülke ve gelişmekte olan ülkelerde, yaşam tarzının değişmesiyle birlikte salgınlar halinde görülür. Ülkemizde özellikle 60-69 yaş arasındaki insanların %50’sinden fazlasında bu sendrom görülmekte ve çok sayıda ilaç kullanılmaktadır.

Metabolik sendrom tanısı

Sendromun tanısının konabilmesi için özellikle bel bölgesinde genişleme, Hipertansiyon, kolesterol durumu ve karaciğer dokusunda yağlanma olabilir. Tanı konabilmesi için bu bulgulardan minimum 2 tanesinin beraber görülmesi gerekmektedir.

Sebep olabileceği hastalıklar

Bu sendrom beraberinde çok sayıda hastalığın ortaya çıkmasına yol açabilir. Bunlar;
 
  • İnsülin direnci durumu,
  • Diyabet,
  • Yüksek tansiyon,
  • Kanser,
  • Böbrek rahatsızlıkları,
  • Karaciğer yağlanması,
  • Kan yağlarında artış,
  • Obezite durumu,
  • Kalp – damar rahatsızlıkları,
  • Kan pıhtılaşma sorunları
bu sendromda görülebilen hastalıklardır.

Metabolik sendrom diyeti

Beslenmenin doğru bir şekilde planlanması sadece obezite durumunun tedavisinde değil, hipertansiyon, glisemi ve de lipid profilinin doğru seviyelere çekilmesinde, diyabetin ve kalp – damar komplikasyonlarının önlenmesinde etkilidir.
 
Sendroma uygun olan diyet listesi içerisinde doymuş yağlardan çok düşük oranlarda görülürken, kompleks karbonhidratlar içeren diyet modeli metabolik sendromlu bireylerde önerilen beslenme modelidir. Yakın zamanda Akdeniz diyeti gibi düzenli ve de dengeli olan diyet modellerinin; özellikle koroner kalp rahatsızlığı ve farklı kanser çeşitlerinin yanı sıra şişmanlık, dislipidemi ile kan basıncı artışı gibi metabolik aksaklıkların da azaldığı gözlemlenmektedir.
 
Akdeniz diyeti içerisinde yer alan sebze, meyve ve baklagillerin haricinde, zeytinyağı, ceviz ve üzüm gibi lif içeriği zengin olan, kompleks karbonhidratlardan ve de tekli doymamış yağlardan, fakir bir diyettir. Akdeniz diyetinin vücut mevcuttaki yağlarından korumaya yönelik çalışmaları vardır.

Metabolik sendrom nasıl tedavi edilir?

Bu hastalığın tedavisinde sağlıklı kilo verilmesi, glisemik indeks değerinin kontrol altında tutulması, sağlıklı aktiviteler yapılması, insüline olan direncin düşürülmesi ve şişmanlık durumunun doğru bir şekilde tedavi edilmesi yer alır.

Yorum Bırak (Mail Adresiniz Görünmeyecektir.)

Security Code